Kendini ifade etmeyen bir yaşama hapsedilmiş, kalbinde değiştiremediği koşulların hüznü. Şarkısız, öpüşmesiz ve çiçeklerden yoksunsun.
Derin gözlerinde bakışların vahşi bir cangıla benziyor; içinde yetmiş panter solumakta...
Bir kanyonun dibinde çağıldayan turkuvaz renkli derenin köpüklerinden yapılmışsın, güneşle karılmış...
İzin ver gireyim içine titremek ve alevlerle kaplamak için her yanını...
Ve parçalayıp kafesleri
delirmiş kanatlarımızla yükselelim göğe, ey melek!